FARKINDALIĞA GİDEN YOL

9.07.2022 FARKINDALIĞA GİDEN YOL Basit bir tanımlama farkındalığı o şeyi bilmek, tanımak, anlamak, işin iç yüzünü bilmek olarak açıklarken Vikipedi öz farkındalığı insanın iç gözlem yapabilme yeteneği ve kendini çevre ile diğer bireylerden ayırıp bir birey olarak görebilme kabiliyeti olarak tanımlıyor.

Terapide ise farkındalık, kendi duygu ve düşüncelerine karşı içgörü kazanmayı, dikkatin negatif ve takıntılı şekilde kendine odaklandığı düşünme biçimlerinden uzaklaşmayı sağlayan bir beceri olarak değerlendirilmektedir.

Fark etmek değişmek için ilk adımdır diyebiliriz zira fark edemediğimiz herhangi bir şeyi değiştiremez ve düzeltemeyiz. Bu durumda ilk adım bizi neyin öfkelendirdiğini bularak önce bu noktada farkındalığımızı sağlamamız olacaktır.

Gün be gün yaşamakta olduklarımız bireysel farkındalığımızı oluşturabilmemiz için bize inanılmaz destek verir. Eğer karşılaştığımız bir durum bizi tetikleyerek öfke duymamıza yol açmışsa bu değerlendirmemiz gereken önemli bir fırsattır. İlk adım tetiklenmenin güçlü duygular taşıyan zihinsel kayıtlarımızdan kaynaklandığını bilincinde hareket ederek bu duyguyu tanımlamak olmalıdır. Bu tanımlamayı olayı yaşadıktan kısa bir süre sonra kendimizle baş başa kalacağımız bir ortam yaratarak gerçekleştirebiliriz. Yapmamız gereken önce gözlerimizi kapatarak yaşadığımız bu olayı sanki bir gizli kamera kaydından izler gibi izlemek ve mümkün olduğunca olayın tüm detaylarını görmeye çalışarak kendimize şu soruyu yöneltmektir: “Bu yaşadığım olay beni nasıl hissettirdi?” ya da “Kendimi nasıl hissettim?” Yanıtları ararken zihinsel yapımız bizi gerçeği itiraf etmekten kaçırabilir: “Bir şey hissetmedim” ya da gayet iyiydim, etkilenmedim” vb. kaçamak yanıtlar işimizi zorlaştırır. Bu zihinsel tuzağa düşmeden ısrarla gerçek duyguya ulaşmamız gerekir. Bir örnek olarak gerçek duyguyu: “Suçlandığımı hissettim” ya da “ “Küçümsendiğimi hissettim” olarak belirlersek ikinci sorumuz: Suçlanmam ya da küçümsenmem beni nasıl hissettirdi” olmalıdır. Bu sorunun yanıtı bizi temel duyguya yani değersizlik duygusuna ulaştıracaktır.

Değersizlik duygusunu ele alırsak, bir insana değersizlik duygusunun yaşatılması ona zihinsel kayıtlarında yer alan bu duygudan arınması gerektiğini göstermeyi amaçlar. Bu durum bazen o kişiyi duygusal açıdan sarsacak düzeyde bile olabilir. Yaşanan olayı unutmaya çalışmak, pozitif telkinlerle örtbas etmek ya da “Boş ver unuttum gitti ya da “çoktan affettim” deyip üzerini toprakla örtmeye çalışmak aynı duygunun tekrar ve farklı dozda yaşanmasına zemin hazırlayacaktır.

Diğer yandan gerçekleşmiş bir olayı izleme ve akabinde sorgulama yolunu seçerek temel duyguya ulaşabilen kişi hastalığın nedenini teşhis eden bir doktor gibi içinde yükselen özgüvenin verdiği rahatlamayı yaşar. Zira artık durumunu fark etmiştir. Onu neyin tetikleyerek ve öfkelendirdiğinin farkındadır

YORUMLAR
İlk yorumu sen yap !