İNSAN VE SAYGI

1.05.2023 İNSAN VE SAYGI ‘Yaşam Üzerine’ adlı video dizimizde dünya yaşamını bir okula ve yaşananları da bu okulun sınavlarına benzetmiştik. İnsanın, sınav sorularına doğru yanıtlar verebildikçe üzerinde baskı yaratan sorunlarını çözerek rahatlayabileceğini ve içini bir huzur duygusunun kaplayacağını öne sürmüştük.  

Bir okulun amacı bize gereksinim duyduğumuz bilgileri vererek geliştirmek olduğuna göre bu noktada aklımıza şu iki soru geliyor? Dünya okulunun amacı nedir? Biz bu okula neleri öğrenmeye geldik?

Milyarlarca gezegeni içinde barındıran evrenimizde gezegenlerin kendi güneşlerinin etrafında toplanarak galaksilerini oluşturduklarını biliyoruz. Dünyamız da Samanyolu galaksisinin içindeki önemli yerini almıştır. Bugün bilimsel veriler bize gezegenimizde artan nüfus ve gelişen teknolojiyle birlikte yaşam kaynaklarımızın tükenme riskiyle karşı karşıya olduğunu anlatırken uzmanlar, salgınların ve ülkeler arası çatışmaların sıklaştığı konusunda bizi uyarıyor. Bütün bunların sonucu olarak hepimiz üzerimizdeki yaşam baskısının giderek artmakta olduğunu hissediyoruz. Bu baskıların artması da sınav sorularımıza doğru yanıt veremediğimizi gösteriyor.

Dünya kuruluşundan başlayarak 4.5 milyar yıldır faaliyette olan bu okula tüm öğrenciler birinci basamaktan girerek sınavlarını verebildikleri oranda üst sınıflara geçerler. Bu noktada insanın bir yaşamı boyunca tüm sınavlarını vererek mezun olabilmesi düşünülemez. Okula tekrar tekrar dönerek kalınan noktadan ilerleme zorunluluğu söz konusudur. Herhangi bir okula öğrenciler farklı dönemlerde girebilirken gösterdikleri çabaya göre başarı oranları da doğal olarak farklı olacaktır. Biz de şu an dünyamızda farklı sınıfların öğrencileri olarak birlikte öğrenerek beklenen gelişimi gösterme çabası içindeyiz.

Dünya okulunda farklı sınıflarda okuyan öğrencilerin bilgi düzeyleri birbirlerinden farklı olacağından düşünce ve eylemleri de farklı olacaktır. İşte bu noktada karşımıza çözmemiz gereken büyük bir sorun çıkmaktadır. Bu sorun üst sınıf öğrencilerinin alt sınıf öğrencilerinin görüş ve eylemlerine karşı çıkarken aynı şekilde alt sınıf öğrencilerinin de üst sınıf öğrencilerine aynı karşı duruşu sergilemesidir. Görüş ayrılıkları karşılıklı alaya alma, küçümseme, suçlama, sömürme ve devamında öfke ve çatışmaları da beraberinde getirmektedir.

Bir enerji kütlesi olan Dünyamız enerjisiyle bize doğada nasıl bir genetik zenginlik sunuyorsa insan bedenlerinde de aynı zenginliği sunmaktadır. Hepimiz farklı fiziksel özelliklerimizle bu zenginliği canlandırıyoruz. Farklı sınıflarda okuyan öğrenci sayısı 8.5 milyara yaklaşan Dünya okulundan mezuniyet diploması ancak gerçek bir İNSAN düzeyine erişerek alınabileceğinden bu düzeye erişemeyen hiçbir öğrenci okuldan çıkış hakkı alamayacaktır. Diğer yandan maalesef bu okulun öğrencileri olarak bizler farklılıklarımızı kabul etmek ve bu duruma saygı duymak yerine birbirimizi bir tehdit ve düşman olarak değerlendirmeyi sürdürmekteyiz.

Birbirimize saygı gösterme konusunda ilerleyemedikçe okulumuzda artan baskılar dayanma gücümüzü zorlamayı sürdürecektir. Zira bize tanınan sürenin dolmakta olduğunu gezegenimizin verdiği tükenme sinyalleri ve yaşamakta olduğumuz sıkıntılar açıkça ortaya koymaktadır.

En önemli sınavımız olan başkalarına SAYGI göstermede özellikle KADINA SAYGININ çok önemli olduğunu da vurgulamamız gerekir. Dünyamızda asla kazanmayacağı üstünlük savaşını kadını küçümseyerek, baskı altına alarak, sömürerek, ezerek ve şiddet uygulayarak sürdüren erkek öğrencilerin olduğunu maalesef üzülerek görmekteyiz.

Son olarak bilmemiz gereken önemli bir konu da her ne kadar bütünsel olarak baskılara maruz kalmakta isek bu okulda her birey kendinden sorumlu tutulur ve baskıyı farklı dozda ve şekillerde yaşar. Buradan yola çıkarak İNSANA SAYGI bilincine ulaşarak buna uygun davranışlar sergilemek kendi seçimimize bırakılmıştır.

SAYGILARIMLA…
YORUMLAR
İlk yorumu sen yap !